26 Şubat 2008 Salı

"Oscar Törenleri" ve "Çeşitlililk"

Bakın Joel ve Ethan kardeşlere kesinlikle olumsuz bir şey demiyorum. Hatta çevremde onları benim kadar yoğun takdir edip, sürekli isimlerini anan başka birine, neredeyse doğru düzgün rastlamış sayılmam henüz. Üstüne üstlük, aldıkları ödüllerin de yerlerini bulmadıklarını katılmamam mümkün değil; onlar kesinlikle ne yaptıklarını biliyorlar ve başarılılar, sürekli ve yenilenelerek teyit ederk söylüyorum ki "beklenmediklerin" sihirbazılar fakat, merak ediyorum; o hani "Siz sahnede kalın, tekrar çağırılacaksınız", "Evet yani biz aldık ama başkası tutarsa daha iyi gözükür" gibi soru işaretli yerine, güzel güzel hiç dert etmeden ve sürekli süprizlerle dolu bir izleyiş/öğreniş yaşasak nasıl olurdu?!

Yani demek istediğim, çeşit mi az yoksa başarım bu derece yoğun da gayet doğal olabilir veyahut o törenlerin adı ve yeri mi farklı çözebilmiş değilim!?!

Ama tabi gene hoş, harika; yani yoksa maymun iştahlı mıyız diye de düşünmeye çalışacam fakat bu soru cevap şeklindeki düşünceli anımda, düşündüklerimin ancak hangi belirli kısımlarını, ne şekilde aktarır ve bunu ne kadar sürdürürüm henüz kestiremiyeceğim.


Mevzu tatlı vakit geçirmek (hatta belki bir tatlı ile beraber[kadayıf{ben sevmem fakat sayasım geldi},
baklava {bunun kimi çeşitlerini severim ancak isim veremeyeceğim},
her hangi bir şekerli sıvı {ananas
vesaire} ve sahilde yenilmek üzere de
karamel/kapıçinalı/vidalı kek tarzı bir şeyler...])
, olduğu müddetçe içeriğin önemi yitiriliyormuş gibi hissediliyor.

Ancak elbetteki gene de, "Çeşit sınırları nereye kadar zorlayabilir?", "Sınır değişikliğine götürebilir mi?" diye de meraklandığımı göz ardı edemem.


Yani örneğin:


"Verilen ödüllerin isimlerini arttırmakla beraber, doğru orantılı biçimde, saygınlıklarını da yükseltmek" gibi.

Hiç yorum yok: